TUZ KULLANIMI VE HASTALIKLAR
TUZ KULLANMAMAK HEM SİNİR HASTASI EDİYOR HEM DE RAFİNE TUZ ÇOK TEHLİKELİ
EVET Sağlık dostları tekrar beraberiz.Yine yeni yeniden Sağlıkla ilgili ilginç konularla karşınızda,
ya da bu daha da güzel sözüyle:''Sağlıkta daima yanınızda.''olacağım.
Son günlerde özellikle birçok hastalığı ilgilendiren ,günlük hayatımızda kullanmak zorunda olduğumuz TUZ
Konusunu acilen sizlerle paylaşma ihtiyacı hissetmekteyim.Öncelikle tuz kullanmalı mı? Sorusunun cevabı:
-Elbette EVET.OLMALI GEREKTİĞİNİ SİZE BİRAZDAN NEDENLERİ İLE AÇIKLAYACAĞIM.
TUZ; aslında bilinenin aksine uygun günlük dozlarda /mg kullanıldığında insan vücuduna oldukça faydalıdır.
Tuz Çeşitleri olarak:
Tuz çeşitlerini 2 ana başlıkta toplayacağım:
1. DOĞAL şekilde olan TUZLAR
A. Deniz tuzu,
B. Kaya tuzu,
C. Kristalize tuz.
2. SOFRA TUZU (saf Sodyumklörür/Rafine edilerek işleme tabi olmuş)
1. Doğal tuz
a. Deniz tuzu:
İsmi üzerinde deniz kıyılarıda,oluşan göletlerde, deniz suyunun işlemle kurutulması neticesinde elde oluşturulur.
Ancak;günümüzde denizlerin ,sanayi atıklarıyla kirletilmesi,kirlilikten ötürü, denizlerden elde edilen bu tuzlar da bir şekilde
rafine işlemden geçmektedirler. Bu sebepten, rafine edilmesinin hemen sonrasında, tuzun kaynağı nereden olursa olsun,etkin özelliği
kalmamakta ve Rafine edilmiş tuzun kaynağı nasıl olursa olsun, canlı için bir zehir özelliği ihtiva etmektedir.
b. Kaya tuzu:
Kaya tuzu eski denizlerin uzun yıllardır kuruması sonucu oluşmuşlardır.Mineral bileşimleri bakımından,oluşmuş olduğu denizin mineral
bileşimini birebir taşır.Kaya tuzu milyonlarca yıl yaşında olduğu için herhangibir çevre kirlenmesi,vesaire nedenlerin etkisi yoktur.
c. Kristal tuz
Dünyanın çeşitli coğrafya ve alanlarında milyonlarca yıl yüksek basınç altında oluşan kaya tuzları kristalleşirler.
Kristal tuzları kaya tuzundan ayıran en önemli özellik, basınç altında molekül yapısı yoğunlaşarak küçülmüş olmasındadır.
bu oluşumun molekül yapısı kristal tuz iyonlarının hücre zarından hücreye girmelerini oldukça kolaylaştırır.
Dünyanın en iyi kristal
tuzlarından birisi de pembemsi renkte Himalaya tuzu olarak bilinen Himalaya kristalize tuzudur.
Vücut için gerekli mineraller ve elementler doğru tuzu doğru miktarda kullandığımızda su gibi
ihtiyaç ve elektrolit dengesini sağlamış oluruz.
Biliyor musunuz?Yapılan tıbbi çalışmalar ve deneylerde ;
Hiç tuz kullanmazsanız ;
Merkezi Sinir Sistemini 2/3 yıl içerisinde bozup,depresyon,manik depresif,bi polar bozukluklar,şizofren gibi
32 ad.belirtisi olan kronik hastalıklara yakalanma ile hatta delirme riski ile karşı karşıya kalabilirsiniz.
Türkiye 'de ÇAPA tıp fakültesinde 2004-2005yılında hastalar üzerinde HT VE NEFROLOJİ VE TUZ Çalışmasında ;
Image result for TUZ
ortalama 15 mg /gün YERİNE 22mg/gün tuz miktarı alındığı ve Hipertansiyon ve Böbrekler üzerinde özellikle;
Na ve SU TUTULMASINDA SÜPRESİF ETKİ YAPTIĞI ve en önemlisi önemli bir araştırma sonucunda yemek ve gıdada
kullanılan TUZUN ;
- PARKİNSON
- ALZEİMER HASTALIKLARINDA
1.etken olduğu,bunu da sıkı durun araştırma sonucu Rafine tuzun ve içinde bulunan ;
NEM TUTUCU /Alüminyum Silikat,MagnezyumSİLİKAT yani E 536,E 532 gibi türevleri bulunan maddelerinde yaptığı bu maddelerin bir ARSENİK Türevleri olup, Uluslararası gıda literatüründe E536 kod numarası olarak bilinmekte olan
Potasyum Ferrosiyanür, üst düzey toksik bir madde olması sebebiyle FDA (Amerikan Gıda ve İlaç Ajansı) tarafından gıda endüstrisinde kullanılması yasaklanmıştır. Konuyla alakalı link ve bilgileri vererek Bimer'e bu yapmış olduğumşikayet, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından cevaplanmış, ancakAvrupa'nın bile bu zehiri tuzlarda kullandığını, bellisınırlarda kullanılması durumunda insanlara hiç bir zarar vermeyeceği kanısı oluşmuştur.
Bu zehirli madde 1950'li yıllarda hayvanlar üzerinde denemeler rağmen insanlar üzerinde denenmemiştir.Takdir en zararsız ilaçlar bile hayvanlar üzerinde denenmesinin ardından insanlar üzerinde de denenerek kullanıma sunulmaktadır.
Tuzlar,her gün ortalama gram civarındatüketilmesinin ardından yarılanarak vücuttan atılmaktadır. Tuz içerisinde var olan Potasyum Ferrosiyanür zehiri de bu sayede vücutta hep var olacaktır. Bu sayedeileride telafisi mümkün olmayan hastalıkları tetikleyecektir.Dünyada yasaklandığını ....
BİLİYOR MUYDUNUZ?O SEBEPTEN RAFİNE EDİLMİŞ TUZ İNSANLARIN ZARARINA...
Her zaman KAYA TUZU kullanmanızı,bunu kullanırken de karabiber çekilen öğütücülerin içerisinde öğütüpte öyle yapmanızı,yemekler katmanızı ve günde 15 mg ı yani 2,3 çimdik geçmemenizi ,KALP VEDAMAR,BÖBREK,HTDİABET,SİNİR
Hastalıklarında etkilenmemeniz ve yaşam kalitenizin artarak devam etmesi için öneriyoruz.
UNUTMAYIN !!!!.ESAS OLAN SAĞLIKTIR.
Not: Bu sitede yer alan bilgi, yorum ve cevaplar yalnızca tavsiye niteliğinde olup tedavi yönteminizi tespit etmek ya da değiştirmeye amacı taşımamaktadır. Sitemizdeki bilgileri yanlış anlamak, bilgilerin güncelliğini yitirmesi ve buna bağlı olarak doğabilecek olası mağduriyetlerden sitemiz yasal olarak hiçbir sorumluluk altında değildir. Tam bir teşhis ve tedavi için hasta ile doktorunuzun yüz yüze gelmesi gerekir. Bu sitede bulunan bilgileri kullanmadan doğan sorumluluk tamamen kullanıcıya aittir. Lütfen tüm hastalıklarınızın teşhis ve tedavisi için doktorunuza danışınız.
Sağlıcakla Kalın.
EVET Sağlık dostları tekrar beraberiz.Yine yeni yeniden Sağlıkla ilgili ilginç konularla karşınızda,
ya da bu daha da güzel sözüyle:''Sağlıkta daima yanınızda.''olacağım.
Son günlerde özellikle birçok hastalığı ilgilendiren ,günlük hayatımızda kullanmak zorunda olduğumuz TUZ
Konusunu acilen sizlerle paylaşma ihtiyacı hissetmekteyim.Öncelikle tuz kullanmalı mı? Sorusunun cevabı:
-Elbette EVET.OLMALI GEREKTİĞİNİ SİZE BİRAZDAN NEDENLERİ İLE AÇIKLAYACAĞIM.
TUZ; aslında bilinenin aksine uygun günlük dozlarda /mg kullanıldığında insan vücuduna oldukça faydalıdır.
Tuz Çeşitleri olarak:
Tuz çeşitlerini 2 ana başlıkta toplayacağım:
1. DOĞAL şekilde olan TUZLAR
A. Deniz tuzu,
B. Kaya tuzu,
C. Kristalize tuz.
2. SOFRA TUZU (saf Sodyumklörür/Rafine edilerek işleme tabi olmuş)
1. Doğal tuz
a. Deniz tuzu:
İsmi üzerinde deniz kıyılarıda,oluşan göletlerde, deniz suyunun işlemle kurutulması neticesinde elde oluşturulur.
Ancak;günümüzde denizlerin ,sanayi atıklarıyla kirletilmesi,kirlilikten ötürü, denizlerden elde edilen bu tuzlar da bir şekilde
rafine işlemden geçmektedirler. Bu sebepten, rafine edilmesinin hemen sonrasında, tuzun kaynağı nereden olursa olsun,etkin özelliği
kalmamakta ve Rafine edilmiş tuzun kaynağı nasıl olursa olsun, canlı için bir zehir özelliği ihtiva etmektedir.
b. Kaya tuzu:
Kaya tuzu eski denizlerin uzun yıllardır kuruması sonucu oluşmuşlardır.Mineral bileşimleri bakımından,oluşmuş olduğu denizin mineral
bileşimini birebir taşır.Kaya tuzu milyonlarca yıl yaşında olduğu için herhangibir çevre kirlenmesi,vesaire nedenlerin etkisi yoktur.
c. Kristal tuz
Dünyanın çeşitli coğrafya ve alanlarında milyonlarca yıl yüksek basınç altında oluşan kaya tuzları kristalleşirler.
Kristal tuzları kaya tuzundan ayıran en önemli özellik, basınç altında molekül yapısı yoğunlaşarak küçülmüş olmasındadır.
bu oluşumun molekül yapısı kristal tuz iyonlarının hücre zarından hücreye girmelerini oldukça kolaylaştırır.
Dünyanın en iyi kristal
tuzlarından birisi de pembemsi renkte Himalaya tuzu olarak bilinen Himalaya kristalize tuzudur.
Vücut için gerekli mineraller ve elementler doğru tuzu doğru miktarda kullandığımızda su gibi
ihtiyaç ve elektrolit dengesini sağlamış oluruz.
Biliyor musunuz?Yapılan tıbbi çalışmalar ve deneylerde ;
Hiç tuz kullanmazsanız ;
Merkezi Sinir Sistemini 2/3 yıl içerisinde bozup,depresyon,manik depresif,bi polar bozukluklar,şizofren gibi
32 ad.belirtisi olan kronik hastalıklara yakalanma ile hatta delirme riski ile karşı karşıya kalabilirsiniz.
Türkiye 'de ÇAPA tıp fakültesinde 2004-2005yılında hastalar üzerinde HT VE NEFROLOJİ VE TUZ Çalışmasında ;
Image result for TUZ
ortalama 15 mg /gün YERİNE 22mg/gün tuz miktarı alındığı ve Hipertansiyon ve Böbrekler üzerinde özellikle;
Na ve SU TUTULMASINDA SÜPRESİF ETKİ YAPTIĞI ve en önemlisi önemli bir araştırma sonucunda yemek ve gıdada
kullanılan TUZUN ;
- PARKİNSON
- ALZEİMER HASTALIKLARINDA
1.etken olduğu,bunu da sıkı durun araştırma sonucu Rafine tuzun ve içinde bulunan ;
NEM TUTUCU /Alüminyum Silikat,MagnezyumSİLİKAT yani E 536,E 532 gibi türevleri bulunan maddelerinde yaptığı bu maddelerin bir ARSENİK Türevleri olup, Uluslararası gıda literatüründe E536 kod numarası olarak bilinmekte olan
Potasyum Ferrosiyanür, üst düzey toksik bir madde olması sebebiyle FDA (Amerikan Gıda ve İlaç Ajansı) tarafından gıda endüstrisinde kullanılması yasaklanmıştır. Konuyla alakalı link ve bilgileri vererek Bimer'e bu yapmış olduğumşikayet, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından cevaplanmış, ancakAvrupa'nın bile bu zehiri tuzlarda kullandığını, bellisınırlarda kullanılması durumunda insanlara hiç bir zarar vermeyeceği kanısı oluşmuştur.
Bu zehirli madde 1950'li yıllarda hayvanlar üzerinde denemeler rağmen insanlar üzerinde denenmemiştir.Takdir en zararsız ilaçlar bile hayvanlar üzerinde denenmesinin ardından insanlar üzerinde de denenerek kullanıma sunulmaktadır.
Tuzlar,her gün ortalama gram civarındatüketilmesinin ardından yarılanarak vücuttan atılmaktadır. Tuz içerisinde var olan Potasyum Ferrosiyanür zehiri de bu sayede vücutta hep var olacaktır. Bu sayedeileride telafisi mümkün olmayan hastalıkları tetikleyecektir.Dünyada yasaklandığını ....
BİLİYOR MUYDUNUZ?O SEBEPTEN RAFİNE EDİLMİŞ TUZ İNSANLARIN ZARARINA...
Her zaman KAYA TUZU kullanmanızı,bunu kullanırken de karabiber çekilen öğütücülerin içerisinde öğütüpte öyle yapmanızı,yemekler katmanızı ve günde 15 mg ı yani 2,3 çimdik geçmemenizi ,KALP VEDAMAR,BÖBREK,HTDİABET,SİNİR
Hastalıklarında etkilenmemeniz ve yaşam kalitenizin artarak devam etmesi için öneriyoruz.
UNUTMAYIN !!!!.ESAS OLAN SAĞLIKTIR.
Not: Bu sitede yer alan bilgi, yorum ve cevaplar yalnızca tavsiye niteliğinde olup tedavi yönteminizi tespit etmek ya da değiştirmeye amacı taşımamaktadır. Sitemizdeki bilgileri yanlış anlamak, bilgilerin güncelliğini yitirmesi ve buna bağlı olarak doğabilecek olası mağduriyetlerden sitemiz yasal olarak hiçbir sorumluluk altında değildir. Tam bir teşhis ve tedavi için hasta ile doktorunuzun yüz yüze gelmesi gerekir. Bu sitede bulunan bilgileri kullanmadan doğan sorumluluk tamamen kullanıcıya aittir. Lütfen tüm hastalıklarınızın teşhis ve tedavisi için doktorunuza danışınız.
Sağlıcakla Kalın.
Yorumlar
Yorum Gönder